top of page

TAROT FALI

Sevgili Ziyaretçiler,

Bu sayfa sadece tarot falı bakmak ile ilgili bir özettir. Tarotu ayrıntılı öğrenmek isteyenler tarot kursu sayfamızı ziyaret edebilirler. Bu sayfada şimdilik tüm konuları bir iki paragraflık özetlerle açıkladım. Umarım tarot yolculuğunuza biraz da olsa katkıda bulunmuşumdur.

Tarot Falı Nedir?

Tarot falı 78 karttan oluşan tarot destesi aracılığıyla kişinin bilinçaltına inerek sorularına cevap aradığı bir kehanet yöntemidir.  Daha doğrusu tarot falı kartlarda resmedilmiş figürler, resimler, sayılar ve objeler aracılığıyla bazı sorulara cevap bulmaya çalışma sanatıdır. Kartta resmedilmiş tüm bu unsurlar aslında kişinin hayatıyla ilgili ipuçları niteliğindedir.

Tarot falına bakmadan önce mutlaka bir soru ya da niyet gereklidir. Çünkü kartların aradığı cevap soruya özeldir. Tarot falına bakılan kişi kartları seçmeden önce aklından sorusunu ya da niyetini geçirmelidir aksi taktirde kartlar soruya cevap vermeyeceklerdir.  Yapılan en büyük hata kartları seçtikten sonra soru sormaktır.

Tarot falına bakmak için 3 unsur gereklidir:

  1. Soru (niyet)

  2. Soruyu soran (fala baktıran baktıran)

  3. Soruya cevap arayan (fala bakan kişi)

 

Tarot falı bakmaktaki amaç yönünü kaybetmiş birinin yönünü bulmasına yardımcı olmaktır. Fala bakan kişinin kartlarda kişinin nerede durduğuna (şimdiki zaman), bulunduğu noktaya nereden geldiğine (geçmiş ve sebepler) ve bu gidişatla kendini nerede bulacağına (olası gelecek) odaklanması gerekmektedir.  Tarot falı bakmaktaki amaç kişinin nereden geldiği ve nereye gittiği konusunda analiz yapmak ve kişiyi yaptığı hatalardan haberdar etmek olmalıdır.

Tarof Falı bakmak isteyenlerin anlamaları gereken bir diğer unsur da tarotun asla kesin gelecekten haber vermeyeceğidir. Gelecek sadece kişinin verdiği kararlarla şekillendirilebilir bu yüzden kartlar yalnızca ortaya çıkabilecek olası tehlike ya da durumlardan haberdar ederek kişiyi uyarmaya çalışırlar. Tarot falında gelecekle ilgili bilgi aslında bugün yaşananlara bakılarak tahmin edilir.

 

Tarot Falına Nasıl Bakılır?

Tarot falına bakmak için belli başlı kurallar yoktur fakat dikkat edilmesi gereken unsurlar vardır. Fala bakacak kişi kartların ile iyi iletişim kurabilmeli ve altıncı hissi kuvvetli olmalıdır. Çünkü tarot falı bakmak sadece kart üzerindeki şekiller ve resimlerin yorumlanması ile ilgili değildir. Bu şekiller ve resimler yorumlanırken kişi hislerinden de yardım almalı ve falı bakılan kişiye en uygun bilgiyi sunmalıdır.

Tarot falına bakmadan önce uygun bir ortam seçilmeli ve negatif enerjilerin hem ortamdan hem de kişinin zihninden çıkarılması gerekir. Ayrıca fala bakan kişi sorulan soruyu kartlarda aramayı ve bulmayı bilmeli buna ilaveten kartları çok iyi tanıyan ve kartların birbirileri ile bağlantılarını bilen bir okuyucu olması gerekmektedir. Örneğin bazı kartlar yan yana geldiklerinde özel anlamlar içermekte ve birbirini tamamlayıcı niteliktedirler. Hatta bazı tarot kartları birbirini nötrleştirici etki yapabilirler. Buna en iyi örnek Güneş ve Ay kartlarıdır. Her nasıl güneş doğduğunda ay yok oluyor ya da görünmeyecek kadar belirsiz hale geliyor ise tarotta da Güneş kartı ve Ay kartı birlikte belirmiş ise Ayın etkisi yok denecek kadar azdır ve yorum yaparken bu durum  dikkate alınmalıdır.

Tarot Falına Bakılan Ortam:

Tarot falına bakan ve baktıran kişi öncelikle rahat, temiz ve tüm dikkat dağıtıcı unsurlardan uzak bir ortamda kartlara odaklanmalıdırlar. Tarot falına bakmak için mum yakılması ya da ortamın egzotik veya karanlık olması gibi şartlar yoktur. Bunlar sadece konsantrasyonu arttırmak amacıyla yapılmalıdır. Kişi bulunduğu ortamda dikkatini rahatça kartlara yoğunlaştırabiliyor ise ortam tarot falı bakmak için uygun ortamdır.

Ortamın ve kişinin zihninin tüm negatif enerjilerden temizlenmesi gerekir. Örneğin kötü kokan ya da dağınık bir odada tarot falı bakılması tavsiye edilmez. Öncelikle bulunulan ortama pozitif enerji yüklenmeli ve kişiyi rahatsız eden her şey ortamdan çıkarılmalıdır. Fala bakarken sadece falcı ve falına bakılan kişinin odada bulunması gibi bir zorunluluk olmasa da ne kadar az kişi olursa falcının konsantrasyonu o kadar yüksek olacaktır.

Uygun Tarot Destesinin Seçimi:

Tarot falı öğrenmek isteyenlerin bir diğer dikkat etmesi gereken unsur da uygun tarot destesinin seçimidir. Tarot destelerini tarot falı öğrenmek isteyen kişi önce eline almalı hatta mümkünse dokunmalı ve ne hissettiğine dikkat etmelidir. Kartlarla tarotçu arasındaki ilişki ve etkileşim oldukça önemlidir. Kapalı deste alıyorlar ise yine bunu kutuya dokunarak da yapabilirler. Kişi kartları ancak içsel bir arzu hissettiğinde ve kendine “işte bunlar benim kartlarım” dediğinde almalıdır. Kartlara baktığında o kartların kendisine uygun olduğunu hissediyorsa ve kartlardan pozitif enerji almış ise mutlaka o kartları almalıdır.

Sadece tek tarot destesine sahip olunacak diye bir kural olmasa da benim tavsiyem her tarotçunun sadece tek deste karta sahip olmasıdır. Bunun sebebi tüm enerji yüklemesinin bir desteye yapılması o deste ile tarotçu arasındaki bağı daha da güçlendirecek olmasıdır. Tabiki bu her tarotçunun ortak fikri olmayabilir fakat birden fazla destesi olan tarotçu her desteye enerji yüklemek için daha fazla çaba sarf etmek zorunda kalabilir.

Sorulan Soruya Uygun bir Tarot Açılımı Seçilmesi:

Tarotta birçok açılım bulunmaktadır. Bunların en belli başlı olanları 3 kart açılımı, tek kart açılımı, kelt açılımı ve pentagram açılımıdır. Aslında tarotta herhangi bir açılımın kullanılması gibi bir zorunluluk yoktur. Kişi kendi açılımını da yapabilir. Örneğin bir ilişki sorusu için 3 kart seçilip bunlardan her birinin ilişkiye etkisi olan bir bireyi ya da ilişkiyi temsil etmesi istenir. Soldaki kartın kişiyi, sağdaki kartın partneri ve ortadaki kartın ilişkiyi temsil etmesi gibi bir kuralı tarotçu kendisi koyabilir. Bu durumda solda beliren kart kişinin ilişkiye bakış açısını, sağdaki kart partnerin ilişkiye bakış açısını ve ortadaki kart ilişkinin gidişatını gösterecektir.

Tarota bakan kişinin açılımı belirlerken dikkat etmesi gereken bir unsur kartlar seçilmeden önce hangi hanenin neyi temsil ettiğine karar vermektir. Örneğin 3 kart açılımında sağdaki kart partneri temsil ediyor ise kartlar seçilmeden önce bu tarot kartlarına söylenmelidir. Burada niyet çok önemlidir çünkü kartları seçtikten sonra fikir değiştirilip soldaki kartın partneri temsil ettiği söylenir ise tarot gerçeği göstermeyecektir. Tarottan ne isteniyorsa bu kartlar seçilmeden önce yapılmalıdır.

Tarot Falında Merkez kart:

Her tarot açılımında illa bir merkez kart olmak zorunda değildir fakat sorulan sorunun içeriği uygunsa mutlaka bir merkez kart bulunmalıdır. Merkez kart genellikle bir açılımda en ortaya yani en merkeze yerleştirilen karttır ve genellikle olaylara merkezden yani kişinin kendisi tarafından bakış açısının simgesidir. Diğer tüm kartlar sadece merkez karta bağlı yorumlanmalıdır. Yorum yaparken bu kartın bakış yönü de dikkate alınmalıdır. Çünkü merkez kartın bakış yönü aslında kişinin geleceği, bakış yönünün tersi ise geçmişi ya da yaşananların sebepleridir.

Merkez kartın yorumlanmasında bir diğer dikkat edilmesi gereken hususta açılımda bu karta bakan kartları gözlemlemektir. Örneğin açılım bir kadın için yapılıyor ve merkez kartın çevresine dizilmiş kartlardan bir tanesinde bir erkek figür tam merkez kartı isabet edecek şekilde bakıyor ise bu kadınla ilgilenen ve onu sürekli izleyen bir erkek olduğu yorumu çıkarılabilir. Kısacası merkez kart merkezdeki kişiyi yani falı bakılan kişiyi temsil eder ve açılımda ona bakan tüm kartlar bu kişiyle bağlantılı bireyleri gösteriyor olabilirler.

Bir ilişki açılımında merkez kartın bakış yönünde ona sırtını dönmüş bir figürle beliren kart var ise bu kart partnerin kişiyle ilgilenmemesi ya da kişiye sırtını dönmesi yani onu artık kesin ve net bir şekilde geçmişte bırakıp yoluna devam etmeye karar verdiği şeklinde de yorumlanabilir. Tüm bunlar dikkate alınarak tarota bakıldığında aslında tüm kartların merkez karta bağlı olduğu ve bakış yönlerinin ne kadar önemli olduğu anlaşılmalıdır.

Soruya Odaklanma ve Aranan Cevabın Bulunması:

Tarot katları seçilmeden önce tarota bakan ve baktıran kişi bir görüşme yapmalı ve baktıran kişi mutlaka kartlardan tam olarak ne istediğini ve aradığı cevabı söylemelidir. Soru kartların seçiminden önce sorulmalı ve falı bakılan kişi soruya yoğunlaşarak kartları seçmelidir. Kartlar sadece falı bakılan kişi hazır olduğunda seçilmeli ve kart seçildiğinde kartı seçen kişi o karttan emin olduğunu hissetmelidir. Eğer seçim yaparken seçilen kartla beraber kazara bir kart daha düştüyse aynı haneye bu iki kart birden koyulmalıdır. Çünkü tarotta hiçbir şey tesadüf değildir ve bir kart kendini açılıma sunduysa o kartın mutlaka söyleyecekleri vardır. Bu kartlar ikiz kartlar olarak düşünülmeli ve aynı hanede beraber yorumlanmalıdırlar. Hatta merkez kart olarak bile 2 kart belirmiş ise her iki kart da kişiyi temsil edecektir.

Tarotta soruya odaklandıktan sonra tüm kartlara önce bir bütün olarak bakılmalı daha sonra bu kartlar tarotçunun zihni tarafından gruplara ayrılmalıdır. Örneğin açılımda en çok kupa kartları bulunuyor ise yaşanan durum daha çok duygusal olacağı gibi çok fazla tılsım kartı belirmiş ise daha fiziksel ya da parasaldır. Kılıç kartlarının fazla olması çok fazla çatışma ve kavganın olduğunu bize söyler. Değneklerin fazlalığı ise ateş enerjisinin yüksek olduğunun göstergesidir.  Yine bu şekilde gruplandırma Büyük Arkana, Küçük Arkana sıra kartları ve Saraylı kartlar arasında da yapılabilir. Örneğin çok fazla As kartı açılımda bulunuyor ise kişi  aynı anda birden çok başlangıç yapacaktır. Kral kartlarının fazlalığı aslında büyük hedeflerin ve büyük insanların çok olduğunu gösterir. Merkez kart kral kartlarından birine bakıyor ise aslında falı bakılan kişi gözünü bir tepe noktasına dikmiş olarak yorumlanabilir.

Tarotta Evler:

Tarotta evler kartların koyulması gereken boş hanelerdir. Bu evler tek başlarına hiçbir şey ifade etmezler fakat kartların yerleştirilmesinden sonra anlam bulurlar. Tarotçu hangi evin, yani hanenin hangi anlam ile yüklü olduğuna kartları seçmeden önce karar vermelidir. Örneğin 3 kart seçip en ortadakini merkez kart, soldakini partner, sağdakini de ilişki olarak belirlediğimizde bu 3 eve anlam yüklemiş oluruz.

Tarotta evleri tarotçunun kendisi belirleyebileceği gibi çok sık kullanılan bir açılım metoduna da başvurabilir. Örneğin yukarıdaki açılım Zodyak açılımıdır ve merkez kartın çevresindeki 12 evden her biri bir anlam ile yüklüdür ve bir burç tarafından yönetilmektedir. Ya da Kelt açılımında zaten evler (haneler) bellidir ve tarotçunun tek yapması gereken bu hanelere seçtiği kartları yerleştirerek yorumlamak olacaktır.

Özel durumlarda ve kişiye özel sorularda tarotçu her zaman kendi açılımını dolayısıyla kendi evlerini yaratabilir. Örneğin 4 kişiyi ilgilendiren bir konuda 4 ev belirlenir ve her bir evden bir kişiyi temsil etmesi istenir. Bu evlere denk gelen kartlar aslında yaşanan olaya ya da duruma temsil ettiği kişinin bakış açısını sunmaktadırlar. Olayın durumuna göre daha fazla ev (hane) açılarak tarotun daha fazla soruya cevap vermesi sağlanabilir.

Tarot Kartları Nasıl yorumlanır?

Tarot kartlarını iyi yorumlamak isteyen kişi öncelikle kartları tanımalıdır. Elbette kartı tanımak kartı ezberlemek değildir. Zaten tarot kartlarının kesin ve net ezberlenecek anlamları olmamakla birlikte kişiye ve yaşanan duruma özel olarak milyonlarca farklı anlam sunabilirler. Tarotçu zamanla ve bol pratikle kartları daha iyi tanımaya başlayacak ve onlarla daha iyi iletişim kurmayı öğrenecektir. Fakat bu pratiği yapmaya başlaması için bile kartlar hakkında mutlaka bilgi edinmesi gerekir. Karların hangi gruba düştüğü, numerolojik değeri, burcu, elementi gibi bilgiler öğrenilmesi gereken olmazsa olmazlardır.

Tarot falının tek kuralı hiçbir kuralının olmamasıdır. Kişi kendi bilinçaltında yarattığı tarot dünyasının hükümdarı ve kural koyucusudur.  Tarotçu istediği açılımı kullanabilir, istediği evi oluşturabilir ya da istediği ortamda fala bakabilir. Kartlar ile sahibi arasındaki ilişki çok özeldir ve yine iletişim de özel olmalıdır. Yani, her tarotçu kartlarıyla özel bir iletişim dili oluşturabilir ve bu dil sadece tarotçu ile kartlar arasındadır. Bir kartın anlamı bir tarotçu için başka diğeri için başka olabilir. Çünkü tarot falına bakmak her tarotçunun kendi imzası gibidir ve birinin gördüğünün aynısını diğeri görmeyecektir.

Yorum yaparken dikkat edilmesi gereken bir diğer unsur da bir kartın altındaki kartlar bilinçaltı üstündeki kartlar ise bilinç düzeyini temsil eder. Aşağıda kalan tüm kartlar geceyi yukarıdakiler ise gündüzü ve aydınlığı temsil ederler. Örneğin merkez kartın tam altında yer alan kart aslında kişinin farkında olduğu ya da olmadığı bilinçaltı düzeyinde yaşadıkları ya da hissettikleridir. Tam üstündeki kart ise bilinç düzeyinde ve artık görünürde olan bilinen olaylardır.

Tarotta semboller:

Tarotun sembolizm anlamlarını bilmek yorumlama sürecinde önemlidir. Bu semboller her yorumcu için aynı anlama gelmeseler de evrensel mesajlar içerirler ve tarotun yorumlanmasında işimizi kolaylaştırırlar. Tarotun bu kadar derin ve etkili bir kehanet aracı olmasının sebebi kesinlikle semboller ve bilinçaltı dilini kullanmasıdır.

Tarotu daha iyi yorumlamak için kartların astrolojik ve numerolojik değerlerini bilmenin de ötesinde semboller dilini de öğrenmek gerekmektedir. Esasında bu semboller dili rüya tabirlerindeki bilinçaltı diline çok benzer. Bu dili anlamak aslında tarotun dilini çözmek olarak görülür ve hayati önem taşımaktadır. Tarotun bu semboller dilini öğrenen ve anlayan kişiler açılımda hiçbir soruya cevap verirken zorlanmazlar. Tabi yine de bu semboller dili aslında bilinçaltı ve hislerin yardımıyla yorumlanmalı ve tarotçu her seferinde aynı yorumu yapmaktan kaçınmalıdır.

Tarot kartlarındaki sembollerin yorumlanmasında dikkat edilmesi gereken 2 husus vardır. 1- Bu sembollerin kartın kendi içindeki diğer sembol ve figürlerle ilişkisi, 2- kartı çevreleyen diğer kartların üzerinde resmedilmiş tüm sembollerin birbiriyle olan ilişkileri. Tarotu yeni öğrenenler belki anlayamayabilir fakat kartlarda resmedilmiş bu semboller arasında müthiş bir iletişim vardır. Bu iletişimi daha iyi algılamak isteyen kişinin yapması gereken pratik önündeki kartların sadece sembollerine odaklanmak olmalıdır. Örneğin önünde 10 kart bulunuyor ise sadece bu 10 kartın üzerindeki sembollere odaklanın ve o sembollerin aslında birbirleriyle hatta tarotçu ile konuşup bir mesaj vermeye çalıştığını algılamaya çalışın.

 

Daha önceki konularda kartların birbirileriyle ilişkilerinden, hatta bu kartların elementleri, numerolojik değerleri ve astrolojik değerlerinin birbirileriyle ilişkilerinden bahsetmiştim. Tarotun semboller dilini öğrenen kişi aslında bu semboller arasında da ilişki olduğunu ve sembollerin yerleşimi ve birbirlerine bakışlarını da görmeye çalışmalıdır. Örneğin, bir kartın bakış yönü her zaman onun geleceği, bakış yönünün tersi ise geçmişidir. Kartları yorumlarken sembollerin birbiriyle olan geçmiş-gelecek ilişkisi de bu bakış yönlerine uygun olarak yapılabilir.

Tarotta sembolizm hakkında daha fazlası ...

Tarot açılımları:

Tarot falına bakmak isteyenler için kullanılabilecek birçok açılım şekli ve metodu vardır. Fakat mutlaka bir soru için bu ya da şu açılım kullanılmak zorunda gibi bir kaide olmamakla beraber daha önceki derslerde de belirttiğim gibi her yorumcu kendi tarot dünyasının kural koyucusudur ve kendi açılımlarını da geliştirme özgürlüğüne sahiptir. Ben bu sayfada daha önce farklı tarotçular tarafından geliştirilmiş ve yaygın kullanılan bazı açılımlardan bahsetmek istiyorum fakat bu sayfada bahsedilenler tüm açılım çeşitleri değildir ve binlerce farklı açılım kullanılabilmektedir.

Hangi tarot açılımının hangi soruya daha uygun olduğunu daha iyi anlamak için bu açılımlarda kullanılan kart dizimine ve hangi kartın hangi soruya ya da alana ışık tuttuğuna diat etmek gerekir. Açılımın görünüşü ya da yorumcunun o açılımdan aldığı etki ya da enerji dikkate alınmalı ve yorumcu o açılımın tarota sorulacak soruya uygun olduğunu hissettiği zaman o açılımı kullanmalıdır. Örneğin sorunlarla çevrelendiğini düşünen ve çıkış yolu arayan bir kişi bir merkez kartı ortaya koyup bu sorunları temsilen o merkez kartı çembere alacak şekilde kartları dairesel olarak dizerse aslında tarottan tam anlamda istediğini almış olur. Ya da buna benzer şekilde baş harfi T olan birine yönelik bir açılım yapılıyorsa kartların T şeklinde dizilmesi de yorumcunun daha iyi odaklanmasını sağlayabilir. Fakat daha önce de belirttiğim gibi bu bir kural değil yorumcu için opsiyoneldir.

Tarot açılımları hakkında daha fazlası ..

Kartlarda Zaman, Mekan ve Yön Bulunması:

Kartlarda zaman, mekan ve yön bulmak mümkündür.  Yorumlanırken kartların bakış yönlerine dikkat edilmelidir. Her kartın bakış yönü o kartın geleceği, bakış yönünün tersi ise geçmişidir. Bazen bakış yönü aslında gözümüzü diktiğimiz her şeydir. Bazen çok arzuladığımız bir partner, bazen çok istediğimiz bir kariyer, bazen gitmek istediğimiz bir ülke ya da şehirdir. Kartın bakış yönüne denk gelen kart bu arzumuzu bize sunan karttır. Yani merkez kart bir eve bakıyorsa o eve denk gelen kart kişinin gerçek hayatta baktığı ya da arzuladığı şeyi temsil eder ya da o kişinin geleceğidir ve kartlar buna bağlı olarak yorumlanmalıdır.

 

Tarot Kartlarının Ters Anlamları:

Tarot kartları ters döndüklerinde sundukları anlam da büyük değişime uğrar. Çünkü kartın kişiye bakışı da tam anlamıyla ters dönmüştür ve asla düz belirdikleri anlamlarıyla yorumlanmamalıdırlar. Bazı tarotçular kartların ters ya da düz anlamları arasında bir fark olduğunu düşünmüyor olsalar da ben bu konuda hiçbir zaman onlarla hemfikir olmayacağım. Kart ters iken sunduğu anlam daha negatif ve zıtlaşmıştır. Örneğin aslar yeni pozitif başlangıçlardır fakat ters belirdiklerinde hayırsız başlangıçlar ve ileride mutlaka U dönüşü yapmak zorunda kalacağımız çıkmaz sokakları temsil ederler. Krallar zirve ve tepe noktalardır fakat ters belirdiklerinde tepeden aşağı düşüş, bazen iflas bazen kötü sona işaret edebilirler.

Ters tarot kartları aynı zamanda bakış yönü de değişmiş kartlardır. Örneğin deli kartının bakış yönü kuzey batıdır fakat ters belirdiğinde deli güneydoğuya bakar. Kısacası kart ters dönmüş ise anlamı da tam anlamıyla ters dönmüştür ve yorumlarken bu durum da göz önünde bulundurulmalıdır. Asılan Adam gibi bir kart zaten düz belirdiğinde dünyaya baş aşağı bakmaktadır ve ters belirdiğinde negatif anlam içermenin tam tersine bir normalleşme sürecine işaret edebilir. Bu yüzden bütün kartlar ters belirdiğinde negatif anlam yüklü değildirler. Her kart özeldir ve ters belirdiğinde de özel olarak ele alınmalıdır.

Büyük Arkana:

 

Büyük Sırlar anlamına gelen Büyük Arkana 22 karttan oluşmaktadır. Küçük Arkana kartlarına göre daha genel anlamlar içerir ve yorumlanmaları daha zordur. Büyük Arkana kartları daha çok kainat kurallarının hatırlatıcısıdır. Anlamları daha komplekstir ve daha fazla konsantrasyon gerektirirler. Bu gruptaki kartlardan her biri sıfır numaralı kart olan Deliye bir şey öğretir ve hayatla ilgili bir ders sunar.

 

Büyük Arkana kartları açılımda Küçük Arkana kartlarından daha güçlü etkide bulunurlar ve sundukları bilgi daha etkili ve ağırdır. Bazı Büyük Arkana kartlarının etkisi o kadar büyüktür ki Küçük Arkana kartlarının anlamını hafifletebilecek ya da yok edebilecek kadar etkili olabilirler. Örneğin Büyük Arkanada Güneş kartı o kadar pozitif ve parlak bir karttır ki bir açılımda belirmiş ise bütün siyah renkli kartların etkisini yok edebilir ve yorum daha pozitif yapılmalıdır.

 

Küçük Arkana:

 

Küçük Arkananın anlamı Küçük Sırlardır ve bu seri Tarota sonradan eklenmiştir ve kesinlikle Büyük Arkanayı tamamlayıcı ve daha ufak ayrıntılı olaylara değinici özelliktedirler. Büyük Arkana kartları olmaksızın Küçük Arkananın yorumlanması zordur. Küçük Arkana kartları daha spesifik ve numerolojik detaylara değinirler ve yorumlanmaları daha kolaydır.

Küçük Arkana kartları esas olaya ilaveler yapan ve okumayı yönlendirici etkisi olan kartlardır. Daha önemsiz ayrıntılar ya da esas kişilere değil arka plandaki insanlar ya da hayatımıza etki eden olaylara değinebilirler. Fakat bu yine de önemsiz oldukları anlamına gelmez. Büyük Arkana kartları kadar yüksek enerji ile yüklü değildirler fakat Küçük Arkana kartlarının sunduğu ufak tefek ayrıntılar ve bilgiler de hayatımıza büyük etkiler yapacak nitelikte olabilir.

Burada şunu anlamak gerekmektedir: Tarotu dev bir çark olarak düşünürsek her nasıl bir çarkta bir parçanın bile eksikliği o çarkın dönmesini etkileyebilecekse Tarotta da Küçük Arkana kartlarının eksik yorumlanması ya da es geçilmeleri da iyi bir okumayı olumsuz etkileyebilir.

Küçük Arkananın aynı zamanda ortaçağa ait toplumsal sınıflandırılmaya yani Soylular, din adamları, tüccarlar ve işçi sınıfındaki serfleri temsil ettiğine inanılmaktadır. Paralar soyluları ya da zenginleri temsil eder.

 

Küçük Arkanada Değnekler, Kupalar, Kılıçlar ve Tılsımlar olmak üzere dört temel grup  vardır. Açılımda hangi gruptan daha çok kart belirmişse yaşanan olayın duygusal, parasal ya da zihinsel olduğu buna bağlı olarak ilk bakışta Tarotçu tarafından anlaşılabilir. Örneğin Tılsımlar hayatın parayla ilgili yönüne daha çok ışık tutarken Kupalar duygusal kartlardır ve Değnekler ile Kılıçlar mücadele ve başarı için verdiğimiz savaşa ışık tutar.

 

Değneklerle başlayıp tılsımlarla biten 4 grup aslında soyuttan somuta doğru ilerlemektedir. Değnekler henüz elle tutulur olmayan zihinsel enerjinin temsilcisi iken tılsımlar fiziksel enerjinin temsilcidir. Yani değnekler serisinde bahsi geçen olaylar aslında kişinin sadece zihninde cereyan etmekte ve somut anlam içermemektedir fakat tılsımlardaki yaşananlar, olaylar ya da başarılar elle tutulur somut gerçeklerdir.

Daha fazlasını okumak için tıklayın ...

bottom of page